Bu durumdaki bizler haliyle suistimallere açık bir grubuz.
Hasta, yakını, eczacı, bitkisel ürün satıcıları, medikal firmalar pek çok ürün pazarlıyor. Televizyon, sosyal medya, aktarlar, marketler eczaneler hatta doktor!lar, ilaç olmayan ürünleri pazarlıyorlar.
Dileyen dilediği yolu seçebilir. Burada yıllardır benzer öyküleri okuyor, paylaşıyoruz. Yeni teşhis almış hastalar veya yakınları çaresizlik içinde şifa arıyorlar. İlk kez duyduğu her tedavi haberinde doğal olarak heyecanlanıyorlar. Bunları çoğumuz deneyimledik, umut bağladık. Umutsuz yaşanmıyor.
Ancak biriktireceğimiz tecrübeleri de yabana atamayız. Deneyimler en değerli bilgileri içerir. Yakın geçmişte "tedavi buldum!" diye grupta heyecanla ve bir tedavi bulduğuna gerçekten inanan insanların yazılarını okuduk. Canı ciğeri, yakını ALS hastası olduğunu öğrenen insanlar bir tür süreç yaşıyor. Dünyanın her yerinde yaşanıyor bunlar. Çünkü Dünyada 450.000 ALS hastası var.
Bunun gibi binlerce yazı yazılmıştır muhtemelen. Bazılarımızın her şeye rağmen kendi Amerika’sını keşfetme özgürlüğü var.
Bir tedavi yöntemi konusunda karar vermeden önce şunları dikkatle gözlemlemenizi öneririm:
- Tedavi pahalı mı? Muhtemelen yarar görmezsiniz. Çünkü dünyanın sayılı zenginleri arasında da ALS hastaları var. Bu tür çok pahalı sunulan tedaviyi satın alacak insanlar var. Ne yazık ki iyileşen bir sayılı varlıklı ALS hastası yok.
- El altından mı sızdırılıyor? Yeraltı, merdiven altı mı? 1 numarayı okuyun.
- Ben para pul istemem Allah rızası için yardımcı olabilirim diyen kimseler: Halk arasında otçu, otacı, ırıklayıcı, şifacı, şifa ocağı gibi geleneksel yöntemler binlerce yıldır denenmiştir. Pek çoğu hasta boş dönmesin, umudu kırılmasın diye bildiklerini uygular. Huzur bulabilirsiniz ama iyileşen, şifa bulmuş ALS hastası olmaz.
- Allah bana yetenek verdi, ben bu işin sırrını göklerden aldım. Para pul istemem diyenler muhtemelen akıl hastasıdır. Sze vereceği zarardan bihaber, kendisinde insanüstü yetenekler olduğuna inanır, inandırır. Zaman, iş güçten olursunuz. Dikkat edin müridi olmak işten bile değildir. Hoca uçmaz müridi uçurur derler.
- Ben bu işi Uzakdoğu’da öğrendim. Ustalarım Budist, Şintoist, Taoist, Falun Dafa, şifacı, holistik healer vs. diyenler çok ilgi çekerler. Modern insanın klasik tıp içinde sıkışmış olduğu söylemi ile başlarlar. Yeni bir ruhsal yolculuk vaadiyle profesyonelce sizi yönetirler. Paranın önemsizliğinden dem vurup kendileri zengin olurlar. Zaman ve paranızdan ve hatta inancınızdan olursunuz.
- Her şeyin kutsal kitaplarda yazdığını, iyi bir inanan olursanız hastalığınızın şifasını bu yolla bulabileceğinizi telkin edenler vardır. Bu tür yolculukta ruhsal açıdan acılar, travmalarla dolu bir yoldan gidilir. Bedensel iyilik olmasa da iyi bir münzevi yaşam sürdürülebilir. Yalnızlaşma ve gerçek dünyadan sevdiklerinizden kopma riski çok yüksektir.
- Hiçbir dini veya felsefi dayanağı olmayan bazı kerameti kendinden menkul hoca lakaplı fırsatçılar, "sende nazar var, büyü var, malında haram var, eşin sana kötülük yapıyor, düşmanların var" vs. gibi telkinlerle olaya el koyar. Son kuruşuna kadar acımasızca elinizden alırlar. Hastanın aklı başında, sağduyu sahibi yakınlarını hastayla görüştürmez, inanılmaz senaryolar yazar ve inandırırlar. Hasta ve yakınları büyük bir karanlığa düşerler. Bazen hasta, giderek yalnızlaşır, yoksullaşır.
İnternet forum sayfalarında, destek gruplarında, sosyal medyada, hasta gruplarında çok fazla tecrübe sahibi hasta ve yakınları var. ALS öyle bir hastalık ki bütün yolları kişisel olarak deneyecek vakti, fırsatı vermiyor.
Hangi yoldan giderseniz gidin, yolunuzun şifaya varmasını en içten duygularla diliyorum.
Alper Bey,
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı. Tebrik ederim.
Bu yazı; bilgi, tecrübe ve birikimin, insanlara yol göstermek ve yanlışlardan korumak için yoğrulmasının çok başarılı bir örneği.
Sağlıklar diliyorum.
Ünal Solay
Ünal bey, yorumlarınız için teşekkür ederim, cesaret veriyorsunuz. Eksiği vardır mutlaka. Deneyimler paylaşınca bilgi çoğalıyor.
YanıtlaSilSelamlar
Alper Kaya