Hayat her türlü sürprizle devam ediyor. Bilincinin kapalı
olması durumunun nasıl bir şey olduğunu bilim insanları tam olarak bilmiyor.
Bilinci kapalı varsayılan, koma durumunda hastaların bir zaman sonra bilincinin
açıldığını da biliyoruz. Bu konuda filimler bile yapıldı.
Öte yandan hastanede bu durumdaki hastalar ne yazık ki uzun
süreli bakılamıyor. Yatak yarası, enfeksiyon ve ilgisizlik nedeniyle kısa
sürede kaybediliyor. Bilinci açık veya kapalı olsun, bir ALS hastasının hastanede
veya başka bir bakım ortamında 7/24 bakımını sağlamak çok zordur. Bu durum sürdürülebilir
değildir. Palyatif bakımda kalma süresi ortalama 1-2 aydır. Hiçbir kurum,
sevdiğiniz kimseye sizin gibi yaklaşmaz, bakım veremez.
ALS hastaları, evde daha iyi bir bakım sağlanırsa
yaşatılabiliyor. Bu karar tamamen vicdani bir karardır ve ALS hastasının
bilinci açık olsa bile bakımını üstlenmek hem maddi hem manevi açıdan zordur. Bilinci kapalı olması, evde bakım vermek için bir
engel değildir.
Çocuklar açısından bakıldığında, size bu karar konusunda fikir verecek bir kitap, psikolog bulamazsınız. Bu karar da her ailenin kendi özel durumuna göre alacağı bir karardır.
Ayrıca hasta bakımı konusunda devletten bir eğitim, uzun süreli bir evde bakım ekibi, profesyonel destek de bulamayacaksınız. Herşeyi kendiniz öğreneceksiniz. Bu konuda asla pişmanlık duymayın çünkü siz bir tıp, temel sağlık, bakım eğitimi almadınız. Ancak eğer bu işe karar verdiğinizde pek çok doktor ve sağlık çalışanından daha bilgili olacaksınız.
Dünyada kabul edilen genel görüş, ALS hastasının ev
ortamında bakılmasının daha iyi olduğu yönündedir. Pek çoğumuz yoğun bakımdan eve taburcu
olduğumuzda zaten hem kendimiz hem de çocuklarımız açısından tam bir şok durumu
yaşadık. Konuşma, iletişim, yaşama isteği, ölmek isteği gibi hastanın yaşadıkları
yanında evdeki eş, çocuklar, diğer aile bireyleri de nereden başlayacaklarını
bilmiyor. Buna rağmen "yuva” bilinci, her şeyi yoluna koymakta çok önemli.
Evet, herkes bir travma yaşıyor, bu travmalar sadece ALS
hastasının evinde olmuyor. Pek çok zorlu yaşam koşullarında yaşayan insanlar
var. Bu zorlu koşullar, daha dayanıklı
ve erken olgunlaşan, erken yaşta, yaşıtlarına göre daha olgun ve hayata daha
hazırlıklı bireyler yetişmesine fırsat tanıyor
Keşke böyle olmasaydı ve her şey dilediğimizce devam
etseydi.
Bu cümle sadece bir kez söylenecek bir cümle ve bir dilek.
Tekrarlandıkça acı vermekten başka bir anlamı olmuyor.
Bundan daha da acı verecek şey, keşke şunu yapsaydım, keşke
bunu yapsaydım vs. pişmanlık sözleri oluyor. Ne ki bir şeyi yapmaktan duyulan pişmanlıktan daha acı vereni, yapmamaktan duyulan pişmanlıktır.
Böyle bakıldığında ALS hastasının bakımı için, onu seven, önemseyenler
için bireysel kararlar vermek gerekiyor. Bu kararlar, sonuçta Kişinin kendisi
ile ileride hesaplaşma sürecinde karşısına tekrar çıkıyor.
Evet, çok zordu ama iyi ki onu yaşatmak için elimden gelenin
en iyisini bildiğim, becerdiğim ve dayanabildiğim kadar yaptım, huzurluyum.
Umarım o da huzur içindedir diyeceksiniz. Veya “keşke"lerle
yaşayacaksınız.
Bunlar, kararınızın uzun süreli vicdani sonudur.
Hayat zor ama sürprizlerle doludur. İyi ya da kötü olarak
algıladığımız sürprizler…
Karşılaştığımız sorunların iyi veya kötü olduğunu zaman
gösterecek. O zamana kadar ne çok iyi ne de çok kötüdür. Algıladığımız şey,
sadece şimdiki gerçektir.
Alper Kaya
29 Ocak 2022
Alper bey,
YanıtlaSilBu yazı ile sadece bir hekim olmadığınızı, Yetkin bir edebiyatçı olduğunuzu da gösterdiniz.
Tebrik ederim.
Ünal Solay
30 Ocak 2022
Ünal bey teşekkür ederim sizin takip ettiğinizi bilmek ve yorumlarınızı görmek beni mutlu ediyor. Selamlar
YanıtlaSilÇok teşekkürler. Fronto temporal demans hastası yakiniyim. Nu9 için faz çalışmalarında katkı verebiliriz.
YanıtlaSil